İÇİNDEKİ DEVİ UYANDIR

               İnançlar, bir şey konusunda emin olma durumudur.( )Bu emin olma durumu duygusu, zekice sonuçlar verecek kullanabilmemize izin verir.( ) Ama genellikle inançsız oluşumuz, emin olmayışımız, içimizdeki  bu kapasiteyi kullanmamamıza  yol açar. (94)
              Yeterince referans tecrübesi bulursak, hemen her konuda inançlar geliştirebileceğimizi bilmeniz çok önemlidir(95)
             İnancımızı destekleyecek, onu daha güçlü hale getirecek kişileri hepimiz bulabiliriz.  İnsan denilen yaratığın akıl yürütme süreci böyle çalışır. Kilit soru yine o inanç günlük hayatta bizi güçlendiriyor mu yoksa zayıflatıyor mu noktasında düğümlenir. En sağlam ve kalın ayaklar(referanslar) çok duygu içeren kişisel tecrübelerdir, çünkü bunlar acılı yada zevk tecrübeler olmuştur. Bir başka faktörde  elimizdeki referans sayısıdır.  Elbette ki bir fikre destekleyecek ne kadar çok referans varsa , o konuda ki inancınız o kadar güçlü olacaktır.(96)
İnsanlar bir şeyi yeterince canlı biçimde hayal ettiklerinde, gerçek tecrübeden algılamış kadar başarılı olabilmektedirler. Bunun nedeni,
              BEYNİMİZİN GERÇEKten
olmuş bir şeyle , bizim canlı biçimde
              HAYALimizde
yarattığımız bir şey arasındaki farkı
            AYIRT EDEMEMESİDİR. ()
Büyük başarılara ulaşanların hangisiyle görüşsem, kendilerini başaracaklarından emin duruma getirme yeteneğine sahih olduklarını bulguladım.  Başarmak istedikleri şeyi kendilerinden önce hiç kimse başaramamış olsa bile. Hiç referans yokken referanslar yaratabilmiş , imkansız gibi gözüken şeyi başarmışlardır. Bir kere taahhüde girince bir yolunu bulmaz zorunda kalmıştır. Onun asıl dehası , bir emin olma duygusu yaratabilmektir. ( ) emin olmak insana güç getirir. (97)
              İkide bir gerçekçi olalım diyen insanların çoğu, aslında korku içinde yaşamaktadırlar, yeniden hayal kırıklığına  uğramaktan çok korkmaktadırlar. O korkudan ötürü kendilerini kararsızlığa iten inançlar geliştirirler, tüm güçlerini kullanmaz tüm ellerinden geleni yapmazlar, sonunda da sınırla sonuçlar alırlar. (98)
İyimserler sonunda o işin ustası olurken, karamsarlar başarısızlığa uğramaktadır.( ) iyimserler bazı iman referansları geliştirmekte, hayallerini zorlayarak gelecek sefer işi farklı yapıp başarılı olduklarını canlandırabilmektedirler.(99)
                Eğer güçlü inançların getirdiği o sarsılmaz emin olma duygusunu geliştirebilirseniz, o zaman kendinize hemen her şeyi yaptırabilir, hatta başka insanların imkansız dediği şeyleri bile gerçekleştirebilirsiniz. Her gerçeğin etkin v inkar edilmez bir varlığa kavuştuğu yer, ancak insanın hayalidir. Sanatın da hayatın da esas ustası icat değil, hayaldir JOSEPH CONRAD Hayatımızı biçimlendirmesine her şeyden çok etki yapacak olan, karşımıza çıkan muhalefetle ve zorluklarla başa çıkma biçimimizdir. (100)
                Bazı kimseler her şeyin amaçsız olduğunu, insanoğlunun çaresiz ve değersiz bir yaratık olduğunu, neyi denerlerse denesinler, nasıl başarısız olacaklarını hissetmeye başlarlar. () Bu inançlar bizim kişisel gücümüzü elimizden alır, eyleme geçme yeteneğimizi yok eder. Psikolojide bu tür yıkıcı zihinsel durumun bir adı bile vardır.                    ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİK. (101)
Derleyen:İbrahim Can.. Yazar Anthony Robbins

hakkında admin

Ayrıca Kontrol Edin

Ulukaya ve Yörecik(zengök) Murat nehri manzaraları

Murat nehridiyadinden doğup Muş iline kadar süzülerek gelen murat nehri muşun 1600 rakımı üstünde iki …

2 Yorumlar

  1. İlgi çekici bir yazı dizisi olmuş 🙂

  2. Evet doğru, beynimizi bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal yönden geliştirmediğimizde negatif yönde bir gerileme başlıyor ve bu kişide kişilik, karakter ve davranışsal bozukluklarıda beraberinde getiriyor.

Bir yanıt yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

error: Content is protected !!