“Eşitsizliği gidermek için kapitalizmin ortadan kalkması gerek.”
Ali Koç
“Kapitalizm insanlık için istenilen sonucu vermedi. Vermiyor.”
Bülent Eczacıbaşı
“Kapitalizm bizi iklim değişikliğinden kurtaramaz, çare sosyalist politikalarda.”
Bill Gates
“Kimse emeksiz yaşayamaz, başkasının emeğiyle yaşayanlar hariç.”
King Camp Gillette
King Gillette bir 19. ve 20. yüzyıl Amerikan sanayicisi. Döneminin önde gelen sanayicilerinden ve adından da tahmin edilebileceği gibi kullan-at tıraş bıçağının mucidi. Ama kendisi aynı zamanda yukarıdaki gibi sözler sarf etmiş, döneminde kendi çalışanı emekçi sınıfın en iyi koşullarda geçineni olmuş, kafasındaki ütopyacı toplum tasarısını anlatmak üzere kitaplar yazmış bir sosyalist.
Ali Koç Gezi Direnişinde Divan Otel’in kapılarını açınca dudak bükenlerden biri de bendim. Çünkü haklı olarak Türk sermayesinin bugüne dek bütün yatırımını sağa yaptığını, hep sağı semirttiğini hatırlamıştım. Doksan yıllık sağı besleme sürecinin sonunda yarattığınız AKP canavarını görüp dehşete düştünüz ve iki kıpırdandınız diye bizden kucak mı bekliyorsunuz diye düşünmüştüm. Hâlâ da ikircikli duruşumuzu korumaya inanıyorum. Ama bir şey, daha doğrusu iki küçük detay da kafama takılıyor. Friedrich Engels’in zengin bir fabrikatör oğlu olması ve lise felsefe derslerinde hocalarımızın bize anlattığı ufak bir prensip: “Felsefe için üretim fazlası gereklidir.” Tamam, biraz buyurgan ve pratikte yanlışlanabilir görünebilir, eğitimsiz ve yoksul bilge yok mudur diye sorulabilir. Vardır elbette. Ama topraktan öğrenip kitapsız bilmek de her zaman yeterli olmaz. Felsefe tarihinin ilk önemli düşünürlerinden Miletli Thales’in matematik ve doğa bilimlerindeki donanımını kullanarak tarım yatırımları yaptığını ve böylece büyük bir servet kazandığını unutmayalım.
Onun için de son dönemde dünya ve Türkiye sermayedarının peş peşe yaptığı sosyalizme tekrar göz atma çağrılarına, “Atma Ali, atma Bülent, din kardeşiyiz.” demeden önce iki kere düşünmek gerektiğine inanıyorum. Bu insanlar da kör değil, kapitalizmin üst üste yaşadığı krizleri onlar da görmüyor değil. Evet, sosyalist ve Marksistler olarak bize bir sermayedar ne beyanda bulunursa bulunsun ihtiyatlı yaklaşmak düşer ve devrimci tepkiselliğimizi sosyalizme dönemsel göz kırpmalar gibisinden kapitalist beyan ve akımlarına endeksleyemeyiz. Bir kere çekmediği çile kalmamış ülke solu olarak tuzaklara ve çakallara karşı uyanık olduğumuz için hiç suçlanamayız. Ama bir gün bizim bir King Gillette’imiz, bir sosyalist sermayedarımız olacaksa, ki bu en azından kısa vadede bir mihenk olabilirdi, bunun yeşil sermayeden çıkmasını beklemek de saflık olur. Kapitalizmi kendi silahıyla vuracak, solun başı bozuk akıncısı olabilecek böyle bir zümrenin sanat takipçiliği, sanat destekçiliği, sponsorluk, akademik finansman geleneği olan, gerçek şehirli burjuva sermayedarından çıkma ihtimali, yeşil sermayeden çıkma ihtimalinden çok yüksek.
Ne ütopyacı bir yazı oldu bu böyle! Neyse, King Gillette de ütopyacı bir sosyalistti.
Etiketler:507, ali koç, bülent eczacıbaşı, engels, gezi, ilyas salman, kapitalizm, marksizm, sermaye, sosyalizm
İlyas Salman
http://www.turksolu.com.tr/zengin-sosyalistler-ulkesi/